Geçtiğimiz yıllarda Cengiz Ünder, Çağlar Söyüncü, Enis Destan, Yiğit Emre Çeltik, Berke Özer üzere isimleri futbol dünyasına sunan Altınordu, bir öteki futbolcusunu daha Avrupa’ya gönderdi.
Galatasaray ve Selimiyespor altyapılarında oynadıktan sonra 2019 yılında Altınordu altyapısına transfer olan sol kanat oyuncusu Emircan Gürlük, İzmir takımında gösterdiği başarılı performansla Süper Lig ve Avrupa kadrolarının dikkatini çekti. Rusya Premier Lig takımlarından Orenburg ile 3 yıllık mutabakata varan 19 yaşındaki Gürlük, mesleğine yönelik konuşurken, maksatlarıyla ilgili de değerlendirmelerde bulundu.
“YEDEK KALINCA TESİSLERE KONUTTAN GİDİP GELMEMİ SÖYLEDİLER, GALATASARAY’DAN AYRILMAK ZORUNDA KALDIM”
– Futbola Galatasaray altyapısında başladığını görüyoruz. Futbola başlama öykün başta olmak üzere Altınordu’ya uzanan serüveninle alakalı neler söylemek istersin?
Küçüklüğümden beri mahallede top oynardım. Abim sayesinde Galatasaray’ın altyapısına yazıldım. Sonra her şey zaten gelişti. Galatasaray’da oynadığım periyot meskenimiz çok uzak bir arada olduğu için tesislerde kalıyordum. Bir devir kadroda yedek kalınca tesislere konuttan gidip gelmemi söylediler. Bu durum benim için çok güç olacaktı ve Galatasaray altyapısından ayrılmak zorunda kaldım. Bir sene Selimiyespor’da oynadım. Burası benim dönüm noktam oldu. Olağan idmanların haricinde daha fazla çalışmam gerektiğini öğrendim. Altınordu beni Selimiyespor’la katıldığım bir turnuvada fark etti. Daha sonra Altınordu altyapısına transfer oldum.
“ALTINORDU’DA PROFESYONEL FUTBOL HAYATINA HAZIRLANDIK”
– Daha evvel Cengiz Ünder, Çağlar Söyüncü, Enis Destan, Yiğit Emre Çeltik, Burak İnce, Berke Özer üzere yıldız adaylarının yetiştiği Altınordu’daki ‘özkaynak modeliyle’ ilgili ne düşünüyorsun?
Altınordu Metin Oktay Yerleşkesi’nde profesyonel futbolcu olmak için her şey mevcut. Bizi her şeyi ile profesyonel futbol hayatına hazırladılar. Bu vesile ile üzerimizde hakkı olan herkese teşekkür etmek istiyorum.
– 2021 yılında Play-Off finalinde Altay’a yenilerek Süper Lig biletini son anda kaçıran Altınordu, bu dönem TFF 1.Lig’e veda eden ekiplerden birisi oldu. Altınordu’da geride bıraktığımız dönem 30 maçta 4 gol 2 asistlik performansın vardı. Altınordu’nun son iki yıldaki durumunu nasıl yorumluyorsun?
Altınordu’yla küme düştüğümüze birinci başta ekip olarak çok üzüldük. Gönül isterdi ki daha çok katkı sağlayıp ekibimizi kümede tutsaydık. Performansımdan açıkçası çok keyifli değildim. Daha fazlasını yapabileceğimi düşünüyorum. Biz Altınordu altyapısında, duygusallığı profesyonellikten ayırt etmeyi öğrendik. Şampiyonluk ne kadar doğal ise, düşmek de bu oyunun bir kesimiydi.
“ADAM EKSİLTMEK EN BÜYÜK ÖZELLİĞİM, Dİ MARİA VE NEYMAR’I ÖRNEK ALIYORUM”
– Memleketler arası Spor Araştırmaları Merkezi’nin (CIES) son bir yılını kapsayan raporuna nazaran %70 muvaffakiyet oranı ile 12 dakika 39 saniyede bir başarılı dripling yapma başarısı gösterdin. Birebir listede Real Madrid’den Vinicius Junior, Bayern Münih’ten Jamal Musiala, Arsenal’den Gabriel Martinelli ve Bukayo Latife üzere isimler yer aldı. Bu muvaffakiyetle ilgili fikirlerin nelerdir?
Adam eksiltmek benim en büyük özeliklerimden biri. Bu Allah tarafından verilen bir yetenek diye düşünüyorum. Lakin bu özellikler ile bitmiyor zira daha çok çalışmamız lazım. Tam manasıyla profesyonel olmak için o kadar çok etken var ki. Dünya futbolundan örnek aldığım 2 oyuncu var. Di Maria’yı kendi oyun tarzıma uygun gördüğüm için çok beğeniyorum. Örnek aldığım öteki futbolcuysa Neymar. Mental manada güçlü ve rahat olmayı ondan örnek alıyorum.
“DÖRT BÜYÜKLERDEN TEKLİFLER VARDI LAKİN JİŘÍ JAROŠÍK’İN BENİ BİLHASSA İSTEMESİ KARAR VERMEMİZDE TESİRLİ OLDU”
– Geçmiş devirlerde Fatih Tekke, Hasan Kabze, Gökdeniz Karadeniz, Gökhan Töre, Caner Erkin, Yusuf Yazıcı üzere ulusal futbolcularımızın forma giydiği Rusya’da çaba edeceksin. Orenburg’a transfer sürecinden bahseder misin?
Biz ailece Rusya’ya her vakit sıcak baktık. Babam bir devir Rusya’da çalıştı. Orada yaşayan akrabalarımız var. Hocamız Jiri Jarosik, Avrupa’da Chelsea üzere çok kıymetli kulüplerde forma giydi. Kendisinin beni bilhassa istemesi karar vermemizde tesirli oldu. Şimdi 19 yaşındayım ve eksiklerimin farkındayım. Buraya gelişmek ve kulübüme katkı sağlamak için geldim. Ben yalnızca futboluma odaklandım. Menajerlerim İbrahim İşen ve Yusuf Kocakaya, transfer süreçlerimin öncesi ve sonrasında çok ilgilendiler. Bu süreçte dört büyükler ve Anadolu kulüplerinden teklifler vardı. Yurtdışından beni izlemeye gelen birçok ekibin scoutu vardı. Rusya’dan da büyük grupların teklifi oldu. Biz Orenburg’u deneyim kazanmak ve gelişmek için tercih ettik.
“A ULUSAL FORMA İÇİN ÜMİT ULUSAL KADRO VE ORENBURG’DA BAŞARILI OLMAM GEREKİYOR”
– Ümit Ulusal Grubumuzun Azerbaycan ve Bosna Hersek’le oynadığı aday takımına seçilmiştin. Neler hissediyorsun? A Ulusal Kadro hedeflerinle alakalı neler söylemek istersin?
Levent Sürme hocam ile esasen neredeyse 1 yıldır bağlantı içerisindeydik. Birçok sefer davet etmek istediler lakin Altınordu’nun kritik maçlarından ötürü hürmet gösterdiler. Ümit Ulusal Takımımız’da ki birinci maçlarımda çok heyecanlıydım ve daha çok çalışmam gerektiğinin farkındayım. Amacım doğal ki herkes üzere A Ulusal Kadro forması giymek. A Ulusal Takım’a yükselmek için evvel Ümit Ulusal Kadro ve Orenburg’da başarılı bir performans göstermem lazım.
– Fenerbahçe’den Real Madrid’e transfer olan ve senin üzere genç yaşta Avrupa macerasına katılan Arda Güler’le ilgili ne düşünüyorsun?
Arda Güler, çok özel bir yetenek. Yaşından çok daha büyük olgunluğa sahip. Adaptasyon sürecini düzgün atlatırsa çok başarılı olacaktır.